1 Eylül 2016’da Le Monde’da yayınlanan makalede imam hatip okullarının sadece imam yetiştiren okullar olduğu iddia edildi.
Ancak bu okullardaki dini dersler müfredatın %20’sini oluştururken, kalan dersler (matematik, müzik, fizik, kimya vs.) diğer okulların müfredatlarıyla aynı. İmam hatip mezunları üniversite giriş sınavındaki puanlarına göre istedikleri bölümü tercih edebiliyor. Makalede ayrıca 2002’de 65.000 imam hatip öğrencisi bulunduğu, bu sayının şu an ise 1 milyonu aştığı söyleniyor.
İmam hatip okullarının sayısının artışı konusunda dönüm noktası sayılabilecek yıl 2002 değil, 2011’dir. Çünkü 28 Şubat darbesinde getirilen katsayı uygulaması ancak 2011’de kaldırılabildi.
1996-97 yıllarında Türkiye genelinde 500.000 imam hatip öğrencisi vardı. 28 Şubat darbesinden sonra imam hatiplerin orta kısmı kapatıldı. Lisede kalanların da ilahiyat fakültesinden başka bir fakülteye girmesini engellemek için katsayı uygulaması getirildi. Böylece öğrenci sayısında devasa bir düşüş yaşandı.
2011’de hem imam hatiplerin orta kısmı yeniden açılarak, pek çok öğrencinin mağduriyetine sebep olmuş katsayı uygulaması yürürlükten kaldırıldı. Böylece orta kısma kayıt yaptıran öğrenci sayısı 385.830 olurken imam hatiplilerin sayısı 2015’te toplamda 932.273’e ulaşmış oldu.